Hazırlayan: Beyhan Korkman

VATAN PATİSİ YÖNETİCİLERİNİN SÖZLERİ HÜRRİYET YAZARININ KÖŞESİNDE

YALÇIN BAYER / HÜRRİYET

Çin İş Geliştirme ve Dostluk Derneği Başkanı Adnan Akfırat, “Çin’in sosyalist kültürünün gelişmişliğine tanıklık imkânı verecek olan Beijing Kış Olimpiyatları’nın yükselen Asya uygarlığının parlak bir örneği olacağından eminiz. Oyunlarda kardeşlik rekorlarının kırılacağına inanıyoruz” dedi. (...) ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi Jeff Flake, siyasi hayatı boyunca Gladyo’nun ABD içinde ve dünya çapında egemenliğinin sözcülüğünü yapmıştır. Biden’dan sonra Ermeni soykırımını savunan ikinci kişi oldu. Türkiye’nin F35 Projesi’nden çıkarılmasını destekledi. FETÖ ve PKK’yla ilişkileri nedeniyle tutuklanan Rahip Brunson’un serbest bırakılması için ABD’de açılan kampanyaya da katıldı. Trump, Flake için ‘Zehirli bir kişilik’ ifadesini kullandı.” Ferit İLSEVER

SABAH YAZARINDAN TGB'YE ÖDÜL TÖRENİ ÖNERİSİ

SALİH TUNA / SABAH

Benim merak ettiğim şu: ADD'nin birkaç gün evvel düzenlediği "Yılın Atatürkçüsü Ödülleri" törenine itiraz eden oldu mu? Yani, "Sayın Başkan, 'Haftanın Elemanı' gibi 'Yılın Atatürkçüsünü' seçemeyiz. Bu hiç şık olmaz. Hadi oldu diyelim, kimi hangi kritere göre seçeceğiz? Liyakati mi, dirayeti mi, popülariteyi mi neyi esas alacağız?" diyen çıktı mı?(..) Benim merak ettiğim şu:

ADD'nin birkaç gün evvel düzenlediği "Yılın Atatürkçüsü Ödülleri" törenine itiraz eden oldu mu? Yani, "Sayın Başkan, 'Haftanın Elemanı' gibi 'Yılın Atatürkçüsünü' seçemeyiz. Bu hiç şık olmaz. Hadi oldu diyelim, kimi hangi kritere göre seçeceğiz? Liyakati mi, dirayeti mi, popülariteyi mi neyi esas alacağız?" diyen çıktı mı?(…) Ataol Behramoğlu'na ödül vermenin iler tutar yanı yok. Etnik ayrımcılık şöyle dursun, "hendek terörünü" bile arkalayan, Mehmetçiğin terörle mücadelesini "Sarayın savaşı" diye itibarsızlaştırmaya çalışan bir şairden söz ediyoruz. Keşke diyorum, bir başka sivil toplum örgütü, mesela TGB de Razzie Ödülleri'nden mülhem, "Yılın sahtekâr Atatürkçüsü" ödüllerini verse.

Müstevlilerin fonladığı medyada, Atatürkçülüğü kimseye bırakmayan o kadar sahtekâr var ki.

Bence asıl ihtiyaç...

"Atatürkçü maskeyle" emperyalistlerin taşeronu terör örgütlerini arkalayanları, müstevlilerin sefirleriyle köşe bucak sır toplantıları yapanları deşifre etmektir.

TÜRKİYE, UKRAYNA SAVAŞININ KARADENİZ SAVAŞI OLABİLECEĞİNİ GÖRÜYOR

MEHMET ACET / YENİŞAFAK

Evvelsi gün Ukrayna kriziyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Montrö’den söz etmesi, dikkat çekiciydi. Akar şunları söyledi:

“Bizim tutumumuz çok açık ve net, Montrö rejimi çerçevesinde Karadeniz’e kıyısı olan ülkelerin barış, diyalog, huzur ve refah içinde yaşamasından yana olduğumuzu yıllardan beri dile getiriyoruz. Montrö’nün sağladığı statünün bütün taraflar için yararlı olduğunu, günümüz koşullarında bundan vazgeçilmesinin söz konusu olmadığını hep gündeme getirdik” Bu sözler şöyle bir çağrışımı beraberinde getiriyor: Demek ki Ankara’da, Ukrayna krizinin bir Karadeniz krizine dönüşebileceği, Ukrayna savaşının bir Karadeniz savaşına dönüşebileceğine dönük senaryolar da değerlendiriliyor.

'ABD'NİN PROVOKASYONLARI SONUÇ VERMEYECEK'

BERCAN TUTAR / SABAH

Zira Rus lider de iyi biliyor ki ABD ve NATO'nun 'savaş propagandası'nı boşa çıkarmanın en etkili yolu Türkiye başta olmak üzere Almanya ve Fransa gibi güçlerin desteğini almaktan geçiyor. Bu yüzden Putin, geçen haftadan itibaren ABD ve NATO'yu dışarıda bırakan ve sadece Avrupa ile Türkiye gibi güçleri muhatap alan bir tutum sergilemeye başladı. Bu bağlamda Ukrayna krizinde de deyim yerindeyse Suriye'dekine benzer yeni bir Astana ve Soçi süreci devreye giriyor. Kuşkusuz bu sürecin en önemli aktörlerinden biri de arabulucu rolü hem Kiev hem de Moskova tarafından saygıyla karşılanan Türkiye.

Başkan Erdoğan'ın bugünkü Kiev ziyareti ile Putin'in bu ay içinde Türkiye'ye yapacağı ziyaret, öyle görünüyor ki ABD'nin pasifize edildiği veya baypas edildiği barışçıl bir sürecin Ukrayna'da da devreye girdiğinin işaretleri olacaktır. Çünkü ABD'nin Ukrayna krizindeki asıl hedefi Almanya, Fransa ve Türkiye ile Rusya'nın ilişkilerini baltalamak. Eğer kriz savaşa dönüşürse bundan en büyük zararı Karadeniz'de karşı karşıya getirilen Türkiye ve Rusya görecektir.

Ancak ABD'nin provokasyonları ve savaş çığırtkanlığı bir sonuç vermeyecektir. Zira Türkiye de Rusya da ABD'nin her tür sinsi oyununu bertaraf edecek ortak tecrübeye sahip bulunuyor.

'SANKİ CHP'LİLER DE İŞİN İÇİNDE'

MAHMUT ÖVÜR / MİLLİYET

Geçmişte CHP'liler nasıl bir kumpasa düştüklerini anlayamamıştı ama şimdi göz göre göre ABD ve diğer küresel güçler Erdoğan'ı değiştirmek istediklerini açık açık söylüyor ve gereğini de yapıyorlar...Baksanıza İngiliz Büyükelçi'nin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'yla "kalkan muhabbeti" bitmeden, yeni ABD Ankara Büyükelçisi ayağının tozuyla soluğu İstanbul'da alıyor.Tamam, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na ve İstanbul sermayesine işaret veriyorlar ama bu kadar göstere göstere yapmalarında bir tuhaflık var. Sanki CHP'liler de işin içinde. İşin garip tarafı, Kılıçdaroğlu'nun kral dairesi tercihi de bu siyasetin bir uzantısı gibi. Düşünsenize, israf ve yoksulluk üzerinden siyaset yapan bir siyasi aktör, aklını peynir ekmekle yememişse kral dairesinden mesaj verir mi? Büyük ihtimalle o fotoğrafları bile gençlik kolları üzerinden Kılıçdaroğlu'nun ekibi sızdırdı. Herhalde ABD bağlantılı 14'üncü katın yeni stratejisi bu. Mesele iki aktörün de tartışılmasını sağlamak ve gündem olmak. Çünkü büyükelçilerin de işaret ettiği gibi İmamoğlu'nun adaylığı giderek netleşiyor. CHP'nin MYK'sı bile artık çoğunlukla Ekremci..

MİLLİYET, RUSYA'YI SUÇLAYANLARIN AKSİNE 'KRİZİ ABD KAŞIYOR' MANŞETİYLE ÇIKTI


Çin’de düzenlenen kış olimpiyatlarına Atlantikçilerin boykot çağrıları karşılık bulmadı. Açılışa en çok Türk ve İslam dünyasından katılımın olacak. Bu durum umudunu ABD’ye bağlayanlarda hayal kırıklığı yaşattı. Karar gazetesi manşetten 'Utanç Meşalesi' diyerek isyan etti.