Ak Parti, “21. Yüzyılda Siyaset” konusunu tartışmaya açıyor.

İstanbul Hilton Otel’de bugün başlayacak olan sempozyumun amacı şöyle tarif edildi:

  

“Dünya sistemi değişirken siyasetin karşı karşıya kaldığı sorunlar üzerine çalışmış düşünür, akademisyen ve siyasetçilerle birlikte gelecek nesilleri bekleyen sorunlara dikkat çekmek istiyoruz. Daha iyi bir dünya siyaseti oluşturmanın imkânlarını konuşacağız.”

Programa ve konuklara bakarak sempozyumun eksenini anlamaya çalışalım:

Duyuru metninde “dünya sisteminin değiştiği” belirtiliyor. Biz “değişimi” daha açık ifade edelim: ABD ve AB merkezli Atlantik sistemi yıkılıyor. Asya yükseliyor! Ama oturum başlıkları, içerisinde bulunduğumuz sürece doğrudan işaret etmiyor. “Dengeler değişiyor” demek belki 20 yıl önce önemliydi. (Ki Aydınlıkçılar bunu Avrasya Sempozyumlarıyla 1996’dan beri Türkiye’ye anlatıyor.) Şu anda önemli olan “değişimin içerisinde” Türkiye’nin nasıl bir rol oynayacağının belirlenmesidir.

“Yıkılan sistem” Türkiye’ye ambargo uyguluyor! Rusya’ya, Çin’e, İran’a, Latin Amerika’ya, Afrika’nın başı dik ülkelerine ambargo uyguluyor! ABD, ambargolarla bir akrep gibi kendini sokuyor! Buyurun bir oturum başlığı önerisi: Ambargo kardeşliği!

Konuşmacılara bakalım:  Çin’den yok, İran’dan yok, Hindistan’dan yok, Orta Asya devletlerinden kimse yok, Latin Amerika’dan yok! ABD’nin yok saydığı ülkeleri sempozyum düzenleme kurulu da yok saymış! Bu ülkeler olmadan 21. yüzyılın nasıl şekilleneceği anlaşılamaz.

Davet metni “Müsademei efkârdan barikai hakikat doğar…” (Hakikat ışığı fikirlerin çarpışmasından çıkar) cümlesiyle bitiyor. Aynı düşünce dairesinin içindeki isimlerin katılımlarıyla nasıl bir “fikir çarpışması” olacak?

Aydınlık