101. yıl için Erzurum Marşı'nı besteledi

Sözleri Kurtuluş Savaşı'nın önemli isimlerinden Müştak Sıtkı Dursunoğlu'na ait ‘Erzurum Marşı’, Milli Mücadele ve Erzurum Kongresi'nin 101. yıl dönümü için Selçuk Yılmaz tarafından bestelendi

Güzel Sanatlar Fakültesi Müzik Bilimleri Bölümü'nden mezun olduktan sonra piyonu hocalığı ve Erzurum Devlet Tiyatrosunda (EDT) müzikal çalışmalar, beste ve düzenleme yapan Selçuk Yılmaz, 23 Temmuz Erzurum Kongresi'nin 101. yıl dönümü için çocuklarıyla farklı bir çalışma yaptı.

Sözleri, Kurtuluş Savaşı'nın önemli isimlerinden, gazeteci ve öğretmen Müştak Sıtkı Dursunoğlu'na ait "Erzurum Marşı"na beste yapan Yılmaz, marşı kentin tarihi mekanlarında çocuklarına okutarak klip hazırladı.

Müzisyen Yılmaz, koronavirüs sürecinde evde kaldıkları dönemde böyle bir proje hazırlamaya karar verdiğini söyledi.

GELECEĞE TAŞINMASI GEREKİYOR

Sanatsal bir kurumda çalışan birisi olarak sürekli proje üretim aşamasında bulunduğunu ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:

"Devlet Tiyatrolarında her yıl 23 Temmuz Erzurum Kongresi kutlamalarını yaparız. Bu projelerde çeşitli aktivasyonlar, canlandırmalar yaparız. Ben de başka bir şey bulmam gerektiğini düşündüm. Araştırma yaparken karşıma 1918'de Dursunoğlu'nun yazdığı 'Erzurum Marşı' çıktı. Sözlerini okuduğumda çok beğendim. Kurtuluş Savaşı döneminde yazılmış olması, Erzurum'u anlatmış olması çok hoşuma gitti. Bu konuda araştırma yaparken Müştak Sıtkı Dursunoğlu'nun yeğeni Hikmet Dursunoğlu'na ulaştım. Kendisine projemden bahsederek sözleri bestelemek istediğimi söyledim. 100 yıl önce o zorluklarda yazılmış sözlerin unutulmaması ve geleceğe taşınması gerektiğini düşündüğümü söyledim. Çok memnun oldu."

ÖĞRENCİLER ATATÜRK'E OKUDU

Dursunoğlu'nun yazdığı yazılarla o dönem halka coşku ve güç verdiğini belirten Yılmaz, Erzurum Marşı'nın, Atatürk kente geldiğinde Albayrak Mektebi öğrencilerince kendisine okunduğunu dile getirdi.

Yılmaz, sonrasında da bunun Erzurum'da, İstiklal Marşı'nın kabulüne kadar marş olarak öğrencilere okutulduğunu öğrendiğini anlatarak, şunları kaydetti:

"Bu benim daha da hoşuma gitti. Aklıma 'Büyüğümüzün yaptığı hizmeti neden devam ettirmeyelim, neden bir İzmir Marşı gibi bu sözleri ülkemize mal etmeyelim' düşüncesi geldi. Kendimce bunları düşünerek bir melodi oluşturdum. Bunun notalarını çıkardım, aranjesini yaptım ve düzenledim. Aynı zamanda çocuklarımı çalıştırdım ve canlı olarak bir performans yaptık. Birkaç versiyon denedik, sonrasında Erzurum Kongre Binası, Çifte Minareli Medrese, Üç Kümbetler gibi bize mal olan, kültürümüzün parçası olan yerlerde klip çekimimizi yaptık. Ortaya bu şekilde bir çalışma çıktı."